Anlamak Emek İster
Bir genç tartışmaların ortasında sürekli sessiz kalır ve tartışmaların ayrıştırdığını düşünürmüş.
Ne kadar üzerine gidilse de sesini yükseltmez, sabırla dinlermiş. Bir gün dayanamayıp “Neden kendini savunmuyorsun?” diye diğer arkadaşı sormuş.
Genç gülümsemiş ve “Kendimi değil, karşımdakini anlamaya çalışıyorum.” demiş. O arkadaşı o an da susmuş.
Çünkü anlamış ki; anlayış egosunu ortaya koymaya çalışanların değil, kendini aradan çekebilenlerin yapabileceği bir şeymiş.
Biz diyebildiğinde, can kulağı ile dinleyip egosuyla sürekli "ben" demediğinde gerçekten anlaşılırmış.
Egonun kibri, kendini haklı çıkarmaya çalışır ancak anlayış ilişkide köprüleri kurar. Anlamak emek ister ve farkındalıklı eylemlerle anlayışın meyveleri toplanır.
Bu hikaye içinde anlatıldığı ne sürekli bir şeylere katlanmaya ihtiyacın var, ne de sürekli itiraz etmeye ihtiyacın var. Sorun sadece bir şeyin çok ucuna gitmekten kaynaklanıyordu.
Eğer çok itiraz edip sadece kendini dinletmek istersen veya sadece susup her şeyi sineye çekersen de egonu sağlıklı bir şekilde kullanmayacaksın.
Yerinde kullanmadığın egon ise yanlış yerde kullandıkça kendi ve çevrenle ilişkilerinin sağlığı iyiye gitmeyebilir ve değer algın zarar görebilir.
Kendine değersizlik geliştikçe ise kendinle ilişkinde aşağılamalar ve bunu dengelemek için dışarıda yüceltmeler almaya çalışacaksın.
Başkalarını dolaylı veya doğrudan şaka yoluyla aşağılamaya çalışabilirsin. Bunun nedeni kendini iyi hissetmeye ve sadece değersizliğini bir an bastırmaya yarayacaktır.
Çünkü herkes eşit konumdaysa, iltifat ile çıkan, hakaretle düşecektir. İkisi de dış bir etken olarak aynı şekilde seni etkileyecektir.
Orta Hiza
Yüceltme ve aşağılama hali kendi değerini dengelemek için ortaya çıktığında seni bir şekilde kıyas yapmaya da götürüyordu.
Bazen bu kıyas hırs ile seni harekete geçiriyordu. "Ondan daha iyi yapmalıyım. O kim ki! benden iyi yapabilir." gibi serzenişler ile sana uğruyordu.
Bir diğer yandan "Ben beceriksizim ve yapamıyorum, buna başlasam başaramam ki" gibi iç konuşmalarla da kendini bazı şeyleri yapmaktan alıkoyuyordu.
Bu iki konunun kaynağı da yine değersizlikten ortaya çıkıyordu.
İkisine de ihtiyacın vardı ve tam o anda bu hareketine destek olmak için gelmişlerdi.
Sadece egon kendini öncesinde çokça yanlış yerde ortaya çıkardı. Çıkması gereken yerde çıkamayınca o enerjiyi başka alanlarda açığa vurmaya çalışıyordu.
Böylelikle yanlış alanlar da ortaya çıkan ego gidip başkalarını gölgelemeye ve onları aşağı çekmeye çalışıyordu.
Bu yüzden diğerleriyle etkileşim kurarken tam olarak kendini veremiyordun. O ilişkilerin içinde anlam bulamıyordun çünkü o anlamı egonu katarken sen veremiyordun.
Bu durumlar ise senin olayların içinde değersiz hissetmene ve anlamsız ilişkilerin içinde bulunmana neden oluyordu. Kaynak yine sendin.
Bu şekilde davranmak, önceden öğrendiğin ve kolayına gelen bir biçimdeydi. Düşünmeden dışarıdan kopyaladığını bu şekilde yansıtıyordun.
Bu durumlar ise seni kendinden koparmaya başlamıştı.
Kendi isteklerinin senden uzaklaştığını fark etmeden devam etmiştin.
Kendini değersiz sanan
Hayatında anlam arayışında olan
Egosu yanlış yöne büyümüş
bir şekildeydin.
Bir otorite figürüne bir şeyler kanıtlamaya ve egonu o şekilde göstermeye ve böylelikle bir takdir onayı ile kendi değerini bu şekilde görmeye çalışıyordun.
Şimdi bu kanıtlamaya çalıştıklarını ve gerçekten ne istediğini, yaptıklarını/yapacaklarını kimin için yaptığını diğer bölüme geçmeden dur ve düşün
Tepki
Tepki veya kabul görmemek gibi sende değersizliği veya bırakılmayı uyandıran durumlarla yüzleştiğinde kendini seçmediğin zamanlar olmuştu.
Şimdi ise kendi değerinin ve sevginin senden sana aktığını tüm hücrelerinde hisset.
İlk başta ifadeni kendine yap, yapabileceklerini ilk sen kabullen ve bir arkadaşına destek oluyormuş gibi kendine destek ol.
Doğru yerde doğru ifade kullandıkça ise egon hem doğru yerde ortaya çıkacak hem doğru şekilde o enerjinin sağaltımını yapacak. Böylece kendine güveni getirecektir.
Kendine gelen o güven ile ilerlemen ise zamanla değerli hissetmeni de desteyekleyecektir.
Bu değerlilik zaten hep oradaydı. Sadece açılmayı ve farklı bir gözle izlenmeyi bekliyordu.
Tüm bunların sonucunda ise
Kibir,
Kıskançlık
Başkaları ile yaptığın kıyası azalttığını,
Tepki görmenin ve dışlanmanın seni yanıltmayacağını,
Kendine değer verdikçe ise işine çevrene yaptıklarına anlam katabileceğini
adım attıkça hatırlayacaksın.
Anlam arayışı, kendine değer vermek ve hayatını dinlemek ile aynı noktada buluşur. Bu nokta tüm kibri, katılığı ve kederi içinden çıkarıp atar.
Geniş Çerçeveden Bak
Egonun sağlıksız bir şekilde ortaya çıkması, diğer benler ile karışıp yanlış yerde öne atılması durumları sende biraz karışıklık çıkarmıştı.
Bu sağlıksız ego sonucunda kıskançlık ve kibir ile dışarıda kendini dengelemeye çalışıyordu. Çünkü hem yüceltme hem alçaltma da kendi üzerine çok alınıyordu.
Bu kibir, kıskançlık ve alınganlık durumu burada sonuç olarak karşımıza çıkmaktaydı.
Bu sonuçtan kaynağa doğru gittiğimiz zaman ise gözler önüne özdeğerin eksikliği ve güvensizlik belirmişti.
Egonun sağlıksız ortaya çıkmasından doğru şekilde görünür olması için yerinde davranmak faydana olacaktır.
Bu kendini yeniden konumlandırma ise
Kanıtlamaya çalıştıklarını fark ettiğinde
Başarmaya çalıştıklarını kimin için yaptığını anladığında
İlişkilerinde biz diliyle var olabildiğinde
Çevrenle ilişkinde ve yaptıklarının nereye dokunduğunu anladığında
Bunları farklı bir bakış ile alıp kendi değerini hissetmeye başlayacaksın.
Böylelikle kibir ve katılık yerine anlayış ve yumuşaklığı hayatına alacaksın.
Ne Yapabilirsin?
Peki bu kadar konuştuk şimdi gerçekten nasıl uygulamaya geçebiliriz ? Hepsi çok basit haydi gel bakalım!
Bir konuşmanın içinde gerçekten dinle, zihin alanında çık.
Başkası için büyük ama senin için küçük olan bir şeyi sende ona katılarak kutla
Çevren hata yaptığında ilk önce sen anlayış göster. Hatırla, Hatayı bilmeden yaparsın. bilinçsizce gerçekleşir.
Kendine bazı sorular yönelt ve Tüm bu soruların ardından üstüne düşün
Hayattan, çevrenden kendinden ne istiyorsun ?
Tüm bunları dışarıya göstermek için ne kadar tahammülün var ?
Şimdi içeriye göstermenin, kanıtlamanın ve gerçek anlamı kendin için var etmenin zamanıdır.
Bir konuşma içinde gerçekten dinle, başkası için büyük ama senin için küçük olan bir şeyi sende ona katılarak kutla, çevren hata yaptığında ilk önce sen anlayış göster.
Böylelikle katılığı ve kibri bırak ve yerine anlayış ve yumuşaklığı koy.
YouTube'a ilk yüklediğim videoyu da seninle paylaşmak isterim.
Kibir ve katılık yerine anlayış ve yumuşaklığı seçeceğin her seviyeye uygun yin yoga pratiğini 21 gün boyunca uygula